Page 13 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 1. Sayı
P. 13
edecek gücü özelliğini muhafaza
kalmamıştır. Türkler etmektedir.
Ege’yle tanıştılar. Bundan kısa bir
Ege sadece bir deniz müddet önce bir
değildi. O zamanki doktora öğrencim
dünyanın merkezi tezini tamamlayarak
olan Akdeniz’e ciddi doktor ünvanını
bir çıkış kapısıydı. aldı. Tez konusu
Akdeniz ise o günkü ana hatlarıyla
dünyanın ekonomik Osmanlı Devleti’nde
kalbiydi. Zira dünya demiryollarının
ticareti oradan getirdiği kentsel gelişme ve dönüşüm
geçiyordu. Bu uzun bir hikâyedir. Akdeniz’e hakkındaydı. Bu doktora çalışmasında şu husus
çıktığınız anda, orada var olmak için Adaları çok net olarak ortaya çıkmıştır. Avrupa’da
ve Balkanları hatta Akdeniz’in güney kıyılarını karaya sıkışmış olan Alman İmparatorluğu
kontrol etmek mecburiyetindesinizdir. Tabi dünyaya açılmak zorundaydı. Bu mecburiyeti
buna aradaki bir geçiş denizi olan Marmara ve 19.yüzyıl sonu ve 20.yüzyıl başında Berlin-
Akdeniz’in bir büyük gölü olan Karadeniz’de Bağdat hattını inşa ederek yerine getirmek
dahildir. İstanbul’un payitaht olması istedi. Böylece İngilizlerin hâkimiyetinde
kanaatimize göre Türklerin Akdeniz’e çıkışları olan Süveyş’e alternatif bir ulaşım yolu ve yine
ve burada tutunmak için yukarıda sözü edilen İngilizlerin hâkimiyetinde olan Hindistan’a
coğrafyalarda hâkimiyet kurmaları zaruriyetiyle Basra üzerinden bir başka rakip bölge ortaya
ilgilidir. Konya tarihteki görevini hakkıyla, koyacaklardı. Bu güzergâh üzerinde Konya’nın
şerefli bir şekilde yaptıktan sonra makamını çok önemli bir yeri var. Çünkü muhteşem bir
İstanbul’a terk etmiştir. ovası mevcut ve bu ovayı sulamak üzere batıda
Üniversite yıllarında Konya’da birçok büyük bir göl yer almakta. Kayzer’in projesine
arkadaşım oldu. Bu kimselerde diğer göre Beyşehir Gölü’nden yola çıkan kanallarla
vilâyetlerdeki arkadaşlarımdan farklı olan Konya ovası sulanacak, burada üretilen
bir şeyler seziyor, ama adını koyamıyordum. tahıl demiyoluyla Alman İmparatorluğu’nu
Akademik hayatta da Konyalı dostlarım oldu besleyecekti. Konya aynı zamanda Bağdat’tan
ve hâlâ da varlar. Yukarıda sözünü etmeye gelen ve o bölgenin ürünlerini getiren
çalıştığım süreç bana şunu söylüyor. Bir baş katarların bir aktarma merkezi olarak da görev
şehre mensup olmak, sadece bilgi bakımından yapacaktı. Bu proje başladı ama bitmeden
değil görgü ve duyuş bakımından da çok Birinci Dünya Savaşı patlak verdi. Projenin
farklı bir şey olsa gerek. Bugün gerek mazide akim kalmasına rağmen başlangıçtaki müspet
hatırladığım Konyalı arkadaşlardan, gerek etkilerini o dönemin Konya’sında yakalamak
hâlen temas ettiğim dostlardan edindiğim hâlâ mümkündür. Kanaatimize göre savaşın
intiba odur ki; Konya bugün hâlâ belki galibi olan İngilizler, Almanları cezalandırırken
siyâsî bakımdan değil, ama manevî ve fikrî bu cezadan ciddî bir pay da Konya’nın hesabına
tercihleri bakımından bir payitaht olma yazmışlardır.
11