Page 105 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 3. Sayı
P. 105

derken, kışın soba ile ısıtılan kütüphaneye   sular kesilmişti ve ulaşım neredeyse
                                       doluşur, sessizlik içinde ders çalışırdık.  imkânsızdı. Sokaklarda, çatılarda kar ve
                                       Yurdun tarihi kapısından girince küçük bir   buzlar günlerce erimemiş, yollar yürünmez
                                       avluyu takiben üç katlı konağa serpiştirilmiş   hale gelmişti. Zaruret olmadıkça okula
                                       odalar bulunuyordu. 4-6-8 kişilik odalarda   gitmiyor, civardaki kahvehanelerde ısınarak
                                       kıdem esasına göre yerleştiriliyorduk.     vakit geçiriyorduk. Akşamları da ranzaları
                                                                                  birleştirip, alt katta bütün yorgan ve
                                       Yurdun tam karşısında Millî Mücadele’nin   battaniyeleri üstümüze örterek sekiz kişi
                                       Halide Onbaşı’sı edebiyatçı, yazar Halide   ayaklar-başlar karşılıklı olarak yatıyorduk.
                                       Edip Adıvar’ın tek katlı küçük villası     Uyuyabilirsen uyu! Çok şükür pek
                                       vardı. Halide Hanım, geçmişte Edebiyat     hastalanmamıştık.
                                       Fakültesi’nde öğretim üyeliği de yaptığı için
                                       işine çok yakın olan bu mekânı edinmişti   Üniversitelerdeki son iki yılımızı eskiden
                                       demek ki. Halide Edip Adıvar’ın ihtiyarlık   beri kıdem esasına göre öğrenci kabul eden
                                       günleriydi, yardımcısı genç bir hanım      Aksaray Nişanca’daki Konya Yurdu’nda
                                       tarafından hava almak üzere çıkarıldığı    geçirdikten sonra tahsil hayatımızı
                                       villanın balkonunda oturduğu sandalyeden   tamamlayıp yurttan ayrıldık. Konya İl
                                       etrafı seyrederdi. Biz utangaç delikanlılar   Özel İdaresi tarafından satın alınarak
                                       da ziyaretine gidip elini öpmekten çekinir,   Konya gençliğinin hizmetine sunulan bu
                                       sadece bakışırdık!                         yurt oldukça iyi şartlarda ve merkezi bir
                                                                                  konumdaydı. Yemekhanesi, 2-4-6 kişilik
                                       Bu yurdumuz 1962’nin sonunda kapandı,      ranzalı, ranzasız odaları, kütüphanesi ve
                                       zaman içinde satılıp, tadilatla modern bir   genişçe bir terası vardı. Her katta yine
                                       yapıya dönüştürülüp İstanbul’da 5 yıldızlı   müştereken kullanılan banyo ve tuvaletler
                                       bir otelin Beyazıt birimi olarak kullanılmaya   bulunuyordu. Mayıs-Haziran aylarında
                                       başlandı.                                  yıl sonu sınavları için sabahlara kadar sıkı

                                       1963-1964 öğrenim yılında Cerrahpaşa’daki   bir şekilde ders çalışırken yakınımızdaki
                                       bir yeni bina Konya Yurdu olarak           Yenikapı Çakıl ve Gar Gazinolarındaki
                                       kiralandı. Bu yurt daha büyüktü. 6-8-10    assolistleri dinlemek üzere gece yarısında
                                       kişilik odalarda toplamda 120 öğrenciyi    topluca terasa çıkardık. İstanbul o yıllarda
                                       barındırıyordu. Kaloriferliydi, her katta   1,5 milyon nüfuslu ve gürültüsüz bir
                                       banyo, tuvaletler vardı. Yine huzurlu ve sıcak  şehirdi. Her gece Çakıl’da okuyan Hamiyet
                                       bir yuvadaydık ancak ulaşım bakımından     Yüceses’den meşhur Makber’i dinler, keyifle
                                       biraz sapa bir yerdeydi, tıp fakültesi     ve yeni bir motivasyonla kütüphaneye iner,
                                       öğrencileri dışındakiler okullarına otobüs,   ders başı yapardık. Bu yurt da zamanla el
                                       dolmuş ve yaya gidip geliyorlardı.         değiştirdi, şimdilerde Otel olarak hizmet
                                                                                  veriyor.
                                       İstanbul’un unutulmayan 1963 kışını bu
                                       yurtta geçirdik. Şehri esir alan kar, buz,   Bütün bu yurtların sevk ve idaresini “Konya
                                       soğuk sebebiyle zorlu günler yaşıyorduk.   Yüksek Öğrenim Yaptırma Derneği”
                                       Fuel oil donmuş, kaloriferler çalışamamıştı,   yapıyordu. Yurt müdürümüz Karamanlı







                                                                              104
   100   101   102   103   104   105   106   107   108   109   110