Page 149 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 6. Sayı
P. 149

Hadarâtü’l-Kuds adıyla Farsça yazdığı       özellikle de Türk tasavvuf tarihi için son
             evliya tezkiresinin pek çok eklemelerle     derece önemli bir kaynak olan bu eser
             ve Nesâyimü’l-Mahabbe min Şemâyimü’l-       Kemal Eraslan tarafından yeni harflerle
             Fütüvve adıyla Çağatay Türkçesine çevirdiği   yayımlanmış (Eraslan-1979), tarafımızdan
             eserdir. Mecâlisü’n-Nefâyis, Maveraünnehir   da Türkiye Türkçesine aktarılarak Ötüken
             ve Horasan’da yetişip Türkçe ve Farsça şiir   Neşriyat’ın Türk Klasikleri dizisi içinde
             yazan yüzlerce şair hakkında bilgi vermenin   yayımlanmıştır (Türk-2021).
             yanında dönemin edebî muhitleri ve kültür   Klasik Fars şiirinin son büyük şairi olarak
             hayatı konusunda da eşsiz bir kaynaktır.    kabul edilen Molla Abdurrahman Cami
             Bu eserde Anadolu, daha doğru bir ifadeyle   hem Doğu Türk edebiyatında hem de Batı
             Batı Türklerinin şairlerinden söz edilmez   Türk edebiyatında etkili olmuş bir kişiliktir.
             ancak iki şairden söz edilirken Mevlânâ     Mutasavvıflar hakkında yazdığı eser erken
             Celaleddin-i Rûmî de anılır. Söz edilme     zamanlarda Batı Türkçesine de çevrilmiş
             nedeni Mevlânâ’nın eserlerinin Horasan      ve eseri çeviren Lamiî Çelebi, Anadolu’da
             ve Türkistan’daki etkisi ve şairlerin ondan   yetişen mutasavvıfları da ekleyerek kendine
             ilham alarak yazdığı eserler olmasıdır.     göre eseri tamamlamıştır. Eser, daha önce
             Mevlânâ’nın adı ilk olarak büyük mutasavvıf   Doğu Türkçesine ise Nevâyî tarafından
             şairlerden Mir Kasım Envar’dan söz          çevrilmiş ve Nevâyî de Câmî’nin eserine
             edilirken geçer ve adı geçen kişinin yazdığı   almadığı Hint ve Türkistan mutasavvıfları
             Enîsü’l-Aşıkîn adlı mesnevinin Mevlânâ’nın   ile kendi çağında yaşayan tasavvuf erbabını
             mesnevisiyle aynı vezinde yazıldığı belirtilir:   da ekleyerek kendince tamamlamıştır.
             “Ve mesnevileri (Enîsü’l-Aşıkîn) Mevlânâ    Nevâyî’de Anadolu’da yetişen mutasavvıflar
             Celalu’d-dîn-i Rûmî -sırrı kutlu olsun-     pek yer almaz ancak Bahauddin Veled’in
             mesnevisinin vezninde idi.” İkinci olarak da   Horasan’dan gelmiş olması ve Mevlânâ’nın
             Hüseyin Hârizmî adlı şairden söz edilirken   ünü dolayısıyla olsa gerek yalnızca
             Mevlânâ’nın adı geçer. Kasîde-yi Bürde’ye   Mevlevîlik’in başlangıç dönemindeki önemli
             Harezm Türkçesiyle şerh yazdığı bilgisi de   isimler eserde yer alır.
             verilen Hüseyin Hârezmî’nin Mevlânâ ile
             ilgisi, “Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin -sırrı   Nevâyî, eserin giriş bölümünde Molla
             kutlu olsun-Mesnevî’sine şerh yazmıştır.”   Câmî’nin Nefehâtü’l-Üns’ü yazmasında
             bilgisi verilerek belirtilir. (Eraslan-2001)  kendi isteğinin etkili olduğunu söyler
                                                         hatta “Nefehâtü’l-Üns min Hadarâtü’l Kuds
             Nevâyî’nin Mevlânâ ile ilgili doğrudan      kitabının toplanmasının düzenlenmesinin sebebi
             bilgi verdiği eser, yukarıda belirtildiği gibi   oldum.” der ve Câmî’nin de bu durumu
             bir evliya tezkiresi olan ve çağın hemen    kitabın başlangıç kısmında belirttiğini
             bütün İslam coğrafyasından 780’den          yazar. Türkçeye çevrilmesi konusunu ise
             fazla kişiyle ilgili bilgi bulunan, adını   şöyle aktarır: “Sürekli karmaşa içinde ve
             “Yiğitlik Kokularından Sevgi Esintileri”    perişan durumdaki gönlüme bu kitabın dilinin
             olarak Türkiye Türkçesine aktardığımız      Farsça olduğu, Arapçada da bu tür eserlerin
             Nesâyimü’l-Mahabbe min Şemâyimü’l-          varlığı ve ibarelerinin tasavvuf ehlinin diline
             Fütüvve adlı eserdir. Genel olarak tasavvuf,








                                                        147
   144   145   146   147   148   149   150   151   152   153   154