Page 116 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 3. Sayı
P. 116
bariz bir şekilde ayrılarak önemli bir üslup
farkı oluşturmaktadır.
Genel olarak değerlendirildiğinde zaman
içinde geçirdiği tamiratlar sırasında bütün
yapıda olduğu gibi avlu duvarlarının da
büyük değişikliğe uğradığı belli olmakta,
homojenlikten uzaklaşarak özgünlüğünü
yitirdiği rahatlıkla izlenebilmektedir. Ancak
her şeye rağmen yukarıda sözünü ettiğimiz
avlu kuzey duvarının batı tarafı yüksek ve
itinalı örülerek diğer taraflara nispetle organik
bütünlüğünü daha iyi koruyabilmiştir. Renkli
taş ve mermer örgülü kapıları, kitabeleri,
galerileri ve üslubu ile külliyenin de en zengin
cephesini teşkil ederek dikkatleri üzerinde
toplayan bu kısım hemen bütün tanıtımlarda
ön plâna çıkarılmış, Alâeddin Tepesi ile
Konya’yı sembolleştiren görüntülerden biri
haline gelmiştir.
Tepenin kuzey-doğu yamacından geniş
bir alana yayılan cami, kıble tarafını teşkil
eden harimden itibaren kuzeye yani avluya
doğru yanlardan belirgin şekilde daralmakta,
âdeta tepesi kesik bir piramit görüntüsü
vermektedir. Buna bağlı olarak cephe ölçüleri
de farklılaşırken, güney duvarının 86.40 m.’yi
bulan uzunluğunun kuzey avlu duvarında bariz
bir şekilde azaldığı izlenebilmektedir
Avlu: Yukarıda da belirtildiği gibi harimin harimle bitişme yerinden 4.40 ve 4.70 m.lik Minber
kuzeyine bitişik ve üç taraftan çevrili olan aralıklarla gerçekleşmiş ve sonra düzelmiştir.
avlunun doğu duvarı aynı taraftaki kûfe planlı Arazinin eğimi ve zeminin hareketlenmesiyle
ibadet mekânının doğu cephesinin uzantısı zaman zaman çatlama ve yarılmalara maruz
halindedir. 23.85 m. uzunluğa sahip olan bu kalan ve – avludaki yüksek dolgu toprağın da
duvar aynı taş malzemenin kullanıldığı harim basmasıyla - dışarıya doğru meyleden duvarın
duvarından örgü tekniği ve yükseklik farkıyla mukavemetini artırmak için dış tarafına 1970
23
hemen belli olmakta, arazinin eğiminden yılında 2 adet kargir destek vurulmuştur.
dolayı kademe kademe alçalarak kuzey
duvarına bağlanmaktadır. Bu kademelenme 23 E.Yurdakul, ”1978 Yılına Kadar Alâeddin Camii’nde Yapılan Onarımlar”,
115