Page 101 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 6. Sayı
P. 101

Bilge, büyük, seçilmiş okunmuş manasına      icra ettiğine tanık olduğunu belirtmiştir.
                                                                                                19
             gelen Hunad/Hunat ismine Hatun eklenmiştir.  Gürcü Hatun, sultanın vefatından çok sonra
             Mahperi“ay parçası, etrafına nur ve güzellik   1280’de İslâm dinini kabul etmiştir.  Bundan
                                                                                           20
             saçan” ise Kayseri’de kendi adıyla 1238 yılında   sonra da Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî ve
             yaptırdığı külliye kitabelerinde geçmektedir.   Mevlevîliğin maddi ve manevi en önemli
             Burası cami, medrese, hamam ve türbe         destekçilerinden olmuştur. Ayrıca Mevlânâ’nın
             bölümlerinden oluşmaktadır.                  türbesinde de Gürcü Hatun’un bâniliğine dair
                                                          izler mevcuttur. Ancak külliye ve türbede
             Kitabelerde geçen unvanı ise “Saffetü’d-
             dünyâve’d-dîn (din ve dünyanın yüz akı) Mahperî   Gürcü Hatun’a dair herhangi bir kitâbe
             Hatun”dur. Bu gibi ifadeler hükümdarlara     bulunmamaktadır.
             mahsus lakaplardır. Hanedan üyelerinin       II. Gıyâseddin Keyhusrev, Rum kökenli
             hanımlarının isimleri kitabelerde yukarıdaki   Berduliye Hatun ve yine adı kaynaklarda
             mezkûr ifadeden sonra geçmezdi. Ancak        geçmeyen Hristiyan bir hatun ile evlenmiştir.
             burada Mahperi Hatun ismi yazılmıştır. Bu da   II. İzzeddin Keykavus’un da Rum eşinin adı
             -belki de- oğlu iktidara gelince sultanın annesi   kaynaklarda geçmemektedir. 21
             olarak idare mekanizmasındaki nüfuzunu       Selçuklu mimarisine damgasını vuran Hunad
             göstermektedir. 18
                                                          Hatun Külliyesi ile tanınan Mahperi Hatun,
             Hatunun bânîliğinin, politik gücü elinde     1238’den 1247’ye kadar yaklaşık on yıl boyunca
             bulunduran oğlu II. Gıyâseddin Keyhusrev’in   Anadolu’nun çeşitli yerlerinde 12 adet vakıf
             saltanat dönemi ile paralel olduğu açıktır.   eser inşa ettirmiştir.
             Külliye, Kayseri merkezde iç kale surlarının   Türbenin içinde bulunan Hunad Hatun’a
             hemen dışındadır. Bânî olarak Mahperi Hunad   ait sanduka üzerinde, sülüs yazı ile Arapça
             Hatun’un ismi, caminin ana giriş cephesi olan   olarak; “Bu mezar (kabir) Keykubad oğlu merhum
             batı taç kapısında açıkça yazlıdır. Arkada   ve şehit sultan Keyhüsrev’in annesi, mutlu, iffetli,
             kalan doğu taç kapısında kurucusu için sadece,   masum, itaatkâr, mücahide, dindar, şehide, mutlu
             “II. Gıyâseddin Keyhusrev’in annesi” ibaresi   kadın, hanım, binlerce malı sadaka veren, din
             kullanılmıştır. Bu durumun, bânînin özel bir   ve dünyanın temizi, adalet sahibi, temiz kadın,
             isteği olduğu düşünülebilir. Hunad Hatun,    çağının Meryem’i, zamanının Hatice’si dünyadaki
             özellikle herkesin görebileceği cepheye kendi   kadınların kraliçesi Mahperi Hatun’a aittir. Allah
             isminin yazılmasını istemiş olmalıdır.
                                                          cümlesini bağışlasın” yazılıdır.  Bâninin esas
                                                                                    22
             II. Gıyâseddin Keyhusrev, annesi Mahperi     ismi ile tarih kısmı kırılıp silinmiştir.
             Hatun’un kendi inançlarını sarayda özgürce

             18 Mehmet Ali Hacıgökmen, Bibliyografya, İbn Bibi, el-Evamir, 1957, 246-247, 293, 300; a.e., 1996, I/265-266, 310-314; Halil Edhem,
             1334, 62-63, 64-69; Turan, 1971, 403; Simbat, 1946, 80; Kaymaz, 2009, 105; Erkiletlioğlu, 2001, 52; Ducagne, 1826, 289-291
             19 Antony Eastmond, “Genderand Patronage between Christianityand Islam in theThirteenth Century”, I. Uluslararası Sevgi Gönül
             Bizans Araştırmaları Sempozyumu, İstanbul 2010, s. 84.
             20 SperosVryonis, “Anothernote on theinscription of the Church of the St. George of Beliserama”, Byzantina, S. 9 (1977), s. 11-18.
             21 Aziz b. Erdeşir-i Esterabadi, Bezm u Rezm, haz. Mürsel Öztürk, Ankara 1990, s. 54.
             22 Halil Edhem Eldem, Kayseri Şehri, haz. Kemal Göde, Ankara 1982, s. 89-90; Albert Gabriel, Kayseri Türk Anıtları, haz. F. Yaman,
             Kayseri 2009, s. 105.







                                                        99
   96   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106