Page 56 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 3. Sayı
P. 56

KONYA-BAĞDAT-BURSA YOLUNDA


                 BİR DERVİŞ AHMED CÜNÛNÎ DEDE

                 VE BURSA MEVLEVÎHÂNESİ




                 MUSTAFA KARA







                 Zâhidâ! İnkârı ko zira ki bu dergâh içre    Bu makalede  en eski âsitânelerden biri olan
                 Okunur şâm u seher Mesnevî-i Mevlânâ        Bursa Mevlevîhânesi  ve onun kurucu şeyhi
                                                                                3
                 Abdussamedzâde                              Konyalı  Ahmed Cünûnî Dede ve halifeleri
                                                             hakkında kısa bilgiler verilecektir.
                 Giriş                                       Ahmed Cünûnî Dede’nin hayat ve
                                                             faaliyetlerinden bahsetmeden önce
                 Bir tasnife göre Mevlevîhâneler fonksiyonları   yaşadığı asra -tasavvuf tarihini ilgilendirdiği
                 itibariyle iki gruba ayrılırlar: 1. Zâviyeler, 2.   kadarıyla- kısaca göz atmak faydalı olacaktır.
                 Âsitâneler. Âsitâneler zâviyelere göre daha   Yaklaşık olarak XV. asrın ikinci yarısı ile
                 geniş bir alanda kurulan, dervişlerin eğitim/  XVI. asrın ilk yarısında yaşayan Ahmed
                 öğretim gereklerine göre mimarî özellikler/  Cünûnî Dede ile çağdaş olan sûfîlerden bir
                 bölümler ihtiva eden dergâhlardır.  Zâviyeler   bölümü şunlardır: Ümmî Sinan, Şâbân Velî,
                                                1
                 ise daha küçüktür. Konya’daki merkez        Hüsameddin Uşşâkî, Şemseddin Sivasî,
                 dergâhın dışında âsitâne olarak kabul edilen   Abdülahad Nurî, Hasan Kabadûz, Oğlanlar
                 mevlevîhâneler şunlardır: Afyonkarahisar,   Şeyhi İbrahim Efendi, Abdullah Bosnevî,
                 Eskişehir, Gelibolu, Halep, Kastamonu,      Üftâde, Aziz Mahmud Hüdâyî, İsmail Rûmî,
                 Kütahya, Manisa, Mısır, Rumeli (Yenişehir)   Sarı Abdullah...
                 ve Bursa. Bugüne kadar bazı mevlevîhânelerle
                 ilgili araştırma ve incelemeler yapılmışsa da
                 Bursa Mevlevîhânesi’yle ilgili bir çalışma
                 bilinmemektedir. 2                          nesi, İstanbul 1913; Can Kerametli, Galata Mevlevîhânesi, İstanbul
                                                             1978; M. Erdoğan, “İstanbul Mevlevîhâneleri”, Güneydoğu Avrupa
                                                             Araştırmaları Dergisi, sy: 4-5, 1976; E. Yücel, “Galata Mevlevîhânesi”,
                                                             Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, sy: 2, 1979; S.Ü. Türkiyât Araştır-
                 1 Âsitâneler için yapılan bir diğer tasnif de şöyledir: Konya, Afyon,   maları Dergisi, II. Milletlerarası Osmanlı Devleti’nde Mevlevîhâneler
                 Eskişehir, Bursa, Manisa, Gelibolu, Yenikapı, Bahariye, Kasımpaşa, Ku-  Kongresi-Tebliğler, Konya 1996.
                 lekapısı, Halep, Kahire. Bkz. M. Celâl Duru, O Mevlevî, İstanbul, 1952,
                 162. Tam teşekküllü bir mevlevîhânede şu bölümler yer alır: Semâhâne,   3 Mevlevîhâneler diğer dergâhlara göre biraz şanslı sayılırlar. 1925’te
                 türbe, çilehâne, derviş odaları, selâmlık, harem, kiler, mutfak, kahvehâne   tekkeler kapatılınca diğerleri tarihe karıştı. Konya’daki dergâhın 1926’da
                 ocağı, kafes, matrab.                       müze olarak açılması ve o dönem yöneticilerin Mevlânâ sempatisi,
                                                             mevlevîhâneler için “yıkım” ve “çöküş”ü yavaşlatan bir unsur olmuştur.
                 2 Bu çalışmaların belli başlıları şunlardır: M. Ziya, Yenikapı Mevlevîhâ-  Müze açılış yazışmaları için bkz. M. Kara, Buhara Bursa Bosna, s. 571.







                                                            55
   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61