Page 136 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 5. Sayı
P. 136

Bu kayıt, 627’de yazımına başlanan Fusûsü’l-  Elimizdeki kayıtların en önemli tarafı ise
                                       hikem’in tamamlandığı ve bir önceki kaydın   Konevî ve İbnü’l-Arabî’nin irfanî faaliyeleri
                                       tarihi akabinde (Cemâziyelevvel 629’dan    ile Ekberî literatür ve tasavvuf anlayışına
                                       sonra) semâının nihayete erdiği anlamına   sunacağı katkılardır.
                                       gelmektedir. Nitekim eserin Konevî         Bildiğimiz kadarıyla İbnü’l-Arabî, Konevî’nin
                                       tarafından istinsah edilen en eski nüshası   babası Mecdüddin İshak’la 601’de Bağdat’ta
                                       (Türk ve İslâm Eserleri Müzesi, nr.1933)   tanışmıştır. 602’de onunla birlikte ilk defa
                                       üzerinde bulunan 630 yılını gösteren       Malatya’ya gelmiş, beraber gittikleri Konya’da
                                       mukabele kaydı bu bilgiyi teyit etmektedir. 16  Mecdüddin’in vazifesi icabı yolları ayrılan bu
                                       Görüldüğü üzere Konya Yusuf Ağa Yazma      iki dost 612’de İbnü’l-Arabî’nin Malatya’ya
                                       Eser Kütüphanesi, 7838-7852 numaralarda    dönmesiyle tekrar buluşmuşlardır. Kısa süre
                                       kayıtlı, risâlelerden oluşan mezkur        sonra Mecdüddin 615’te vefat etmiştir. İbnü’l-
                                       mecmuada bulanan kayıtlar, Sadreddin-i     Arabî ile onun yakınlığının ve dostluğunun
                                       Konevî’nin ilmî ve irfanî hayatıyla alakalı   boyutları yukarıdaki bir kayıttaŞeyh’in onu
                                       ilim dünyamıza yeni bilgiler sunmaktadır.   “şefkatli dost” şeklinde yâdıyla daha anlamlı
                                       Buna göre Konevî; Malatya, Halep ve        hale gelmektedir.
                                       Dımeşk’te; Kemaleddin Ebu’l-Hasen Ali      Şeyh, Mecdüddin’in vefatından sonra, 606’da
                                       b. Muhammed b. el-Hasen el-Kafesî (?)      doğmuş olan ve o sıralar dokuz yaşlarında
                                       el-İskenderî, Şeyh Cemâleddin el-Vâsıtî    olan Sadreddin-i Konevî’yi himayesine
                                       (v. 687), Burhâneddin Ebû Tahir İsmail b.   almıştır. Kayıtlarda geçen “oğul” ifadesi, bu
                                       Muhammed b. Yusuf el-Ensârî (v. 656), Şeyh   erken yaşlarda başlayan ilişkiye bağlanabilir
                                       Takıyyüddin Ali b. Mübarek İbn Bâsuyye     veya İbnü’l-Arabî’nin Konevî’nin annesiyle
                                       el-Makdîsî (v. 632), Şeyh İzzüddîn İbnu’l-  yapmış olduğu rivayet edilen evliliğe de
                                       Kâsım Abdullah b. el-Hüseyin b. Abdullah   işaret edebilir.
                                       b. Revâha el-Hamevî (v. 646), Şemseddin
                                       Ebu’l-Haccâc Yusuf b. Halîl b. Abdullah el-  Görüldüğü üzere erken bir dönemde
                                       Âdemî ed-Dımeşkî (v. 648) ve Şerefüddin    başlayan Konevî-İbnü’l-Arabî birlikteliği
                                       Muhammed b. Ebi’l-Fazl es-Sülemî’den (v.   638/1240’daki İbnü’l-Arabî’nin vefatına
                                       655) hadis eğitimi almış ve bu zevâttan çok   kadar devam etmiştir. Elimizdeki kayıtlar
                                       sayıda eser okumuştur. 624 gibi erken bir   bu üstat-talebe ilişkisini 627 yılına kadar
                                       yaşta başladığı hadis faaliyetleri elimizdeki   geriye götürmektedir. İbnü’l-Arabî Şam’da
                                       belgelere göre 640’lara kadar devam        bulunduğu bu yıllarda, beraberinde
                                       etmiştir. Bu ilginin daha sonra Kahire’de   olduğunu anladığımız yirmi bir yaşındaki
                                       devam ettiğine dair bilgiler mevcuttur. 17  Konevî ile 629’un ortalarına kadar yoğun bir
                                       Hocaları ve rivayet silsileleri Konevî’nin   eğitim-okuma faaliyeti içinde olmuştur.
                                       İsfahan, Şam ve Endülüs hadis birikimini   Elimizdeki kayıtlarda tekrarları
                                       tevarüs ettiğini göstermektedir.           çıkarıldığında semâ, kıraat ve icâzete


                                       16 Mahmud Erol Kılıç, “Füsûsu’l-Hikem”, DİA, C. XIII, s. 230-237.
                                       17 Muhammet Yılmaz, a.g.m.







                                                                              134
   131   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141