Page 20 - Dârülmülk Konya Dergisi 2025 8. Sayı
P. 20
İhsan Fazlıoğlu
ettiği ve muhtelif çözümlerin üretildiği hemen tüm Osmanlı Ülkesi’nde, İran ve
Konya, Anadolu’daki ilmi ve irfâni ağın Türkistan’da, Hind ve Malay dünyasında,
merkezinde bulunan bir nokta olarak diğer hatta Çin Müslümanları arasında da
şehirlerle de ilişkiliydi. Özellikle, Tokat, karşılık buldu ve günümüze değin etkisini
Kayseri, Sivas, Kastamonu ve Kırşehir gibi sürdürdü. Ancak yeri gelmişken bu etkinin
ilim ve irfan merkezleri bu bilgi dolaşımının özel iki sürümüne dikkat çekmek gerekir.
öne çıkan şehirleriydi. Tokat/Niksar’da, Davud Kayserî üzerinden yürüyen, Mollâ
Merağa matematik-astronomi okulunu Fenârî’yle birlikte İşrâkî etkiler de alan
temsil eden İbn Sertâk, Kırşehir’de Ahmed birinci sürüm, özellikle XVI. yüzyıldan
Yesevî irfanının ileri gelen mümessilleri Âşık sonra, İsmail Rusûhî Ankaravî (ö. 1631),
Paşa ve Yunus Emre gibi ârifler, Hacı Bektaş Abdullah Bosnevî (ö. 1644), Sarı Abdullah
Veli, Ahî Evran, Süleyman Turkistânî ve (ö. 1661), Osman Fazlı Atpazârî (ö. 1691) ve
adını sayamayacağımız diğer pek çok isim İsmail Hakkı Bursevî (ö. 1725) gibi âriflerin
söz konusu ilişki ağının içindeydiler. Bu ilişki eliyle Mesnevî’yle bir etkileşime girdi; ancak
ağı, tüm bileşenleriyle, Davud Kayserî ve nazarî-keşfî karakterini günümüze değin
Molla Fenârî gibi Anadolu’da, Abdurrezzâk korudu. İkinci sürümse, İran’da, özellikle
Kâşânî ve Sadreddin Torke gibi İran’da pek Sâinuddin Torke (ö. 1432) eliyle hurûfî bir
çok ismin yetişmesini sağladı. Denebilir ki, karakter kazandı; Sadreddin Şîrâzî’nin (ö.
ana hatlarıyla ve temel unsurlarıyla işaret 1641) eliyleyse büyük oranda İşrâkî neşve
edilen bu terkip ve bu terkibin ürettiği dil içinde eridi.
18