Page 147 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 5. Sayı
P. 147
Daha sonra hacca gidip dönüşünde kadı tayin edilir. Sivas’ta bulunduğu
Anadolu’ya gelerek Konevî’nin sohbetlerine sırada Gök Medrese’de ders verir. Ahmed
katılır. Ondan fevâidi (?) öğrenir ve Teküder’in 681/1282 yılında Mısır sultanı
talebelerle okunan Fusûs’u dinler. Bugünlerde Kalavun’a gönderdiği seçkin kişilerden
Lemaât adlı eseri telif ederek Konevî’ye oluşan heyette Kutbeddineş-Şîrâzî de vardır.
takdim eder, hocası bu eseri beğenir. Irâkî, Ülkesine döndüğünde Tebriz’e yerleşmiş,
Mevlânâ ve Mevlevî çevreleriyle de yakın hükümdarlarla ilişkilerini kesip son yıllarını
dostluklar kurmuştur. Kendisine büyük bir sûfî yaşantısı içinde geçirmiştir. Tebriz’de
teveccüh gösteren Pervâne, Tokat’ta onun vefat eden Kutbeddin, vasiyeti üzerine
için bir zâviye yaptırmıştır. Pervâne’nin Çerendâb Kabristanı’nda Kâdî Beyzâvî’nin
ölümünden (676/1277) sonra, önce Mısır, yanına defnedilmiştir. 32
sonra Şam’da ikamet eder. Oğlu Kebîreddin, Yukarıdaki dört kişinin dışında Necmeddin-i
Mültan’dan gelerek babasının hizmetine Dâye’nin de Konevî ve Mevlânâ ile görüşüp
girmiştir. Şam’da vefat eden Irâkî, Sâlihiyye onlarla dost olduğu söylenir. Necmeddin-i
Mezarlığı’nda İbnü’l-Arabî’nin türbesi Kübrâ’nın halifelerinden “Necmeddin-i
yanına defnedilir. Kebîreddin’in kabri de Dâye” veya “Necmeddin-i Râzî” olarak
babasının kabri yanındadır. 31 bilinen Abdullah b.Muhammed (ö.654/1256)
Cengiz’in istilasında Hârizm’den çıkıp
d. Kutbeddin (Mahmud b. Mesud) Anadolu’ya gelmiş, Konya’da Konevî ve
eş-Şîrâzî (ö.710/1311) Mevlânâ ile görüşmüş, ikisinin samimi dostu
olmuştur. Farsça tasavvuf kitaplarının en
Uzun müddet müderrislik ve baş kadılık güzellerinden biri kabul edilen Mirsâdü’l-ibâd
yapan Kutbeddin, Konevî’nin sistemini adlı eserini Kayseri ve Sivas’ta bulunduğu
devam ettiren talebelerindendir. İlim yıllarda (618-620/1220- 1222) kaleme almıştır. 33
sahibi bir aileye mensuptur. İslâmî ilimler Birgün akşam namazı kılacaklarında
yanında astronomi, fizik, felsefe, matematik, Mevlânâ ile Konevî’nin “sen imamımızsın”
coğrafya ve tıpta da söz sahibiydi. Bir süre demelerine binaen imamlığa geçen
Nizamiye Medresesi’nde kaldıktan sonra Necmeddin-i Dâye iki rekâtta da Fâtiha’dan
670/1271 yılı civarında Konya’ya yerleşmiştir. sonra Kâfirûn Sûresi’ni okumuştur. Bunun
Konevî’nin derslerine katılarak onun üzerine Mevlânâ şaka olsun diye Konevî’ye:
seçkin talebelerinden olan Kutbeddin bu “Şeyh, Kâfirûn Sûresi’ni bir benim için, bir
vesile ile Pervâne’nin sevgi ve takdirini de de senin için okudu,” demiştir. 34
kazanır. Önce Sivas’a, sonra Malatya’ya
31 Molla Câmi, a.g.e., II, 796-799; Abdülbâki Gölpınarlı, Mevlânâ Celâleddîn, İnkılap Kitapevi, İstanbul 1985, s. 240; Orhan Bilgin,
“Fahreddîn-i Irâkî”, DİA, İstanbul 1995, XII, 84-85.
32 Gölpınarlı, a.g.e., s. 241. Eflâkî, Pervâne’nin Kayseri’de yaptırdığı bir medreseye Kutbeddin’in müderris tayin edilişini/posta
oturma törenini anlatır (II,265 vd.); Turan, a.g.e., s. 577; Azmi Şerbetçi, “Kutbüddîn-i Şîrâzî”, DİA, Ankara 2002, XXVI, 487-488.
33 Bedîuzzamân Firûzanfer, Mevlânâ Celâleddin, trc. F. Nafiz Uzluk, İstanbul 1963, s. 168.
34 Molla Cami, a.g.e., II, 593.
145